Dallas Buyers Club
Dallas Buyers Club filminde
Matthew McConaughey ve Jared Leto’nun makyajla gelen değişimlerine hepimiz
şahit olduk. Kendileri karakterleri için verdikleri kiloların yanı sıra
makyajın da desteğiyle farklı iki insan halini almışlardı. Kaslı, güçlü, kuvvetli Matthew yerine zayıf, cılız ve kemikleri sayılan bir adam gelmişti.
Tabii Oscar ahalisi bu değişimi göz ardı etmedi ve heykeli Matthew ve Jared
Leto ile buluşturdu. Bu fiziksel değişimlerin yanında makyaj da bu filmde çok
etkin bir rol oynadı. Sadece 250 dolar bütçe ile karakterleri gerçekçi kılan
makyajlarıyla Robin Mathews da Oscar'ı kucakladı. Robin Mathews, The Voice, Rizzoli & Isles gibi tv
yapımlarında; Twilight, Fire with fire, Into the Wild, Final Destination gibi
filmlerde makyaj sanatçısı ve ekip sorumlusu olarak çalışmış.
Film, uyuşturucu bağımlısı ve
HIV taşıyıcısı Ron Woodroof'un hayatından esinleniyor. Ron, 1986 yılında teşhis konduktan sonra AZT
ilaçını kullanmak yerine doğal ilaçları kullanmaya başlar. Alternatif tıp
olarak da görünen bu ilaçları kendisi gibi hasta olan insanlara satarak Dallas Buyers Club isimli bir oluşum kurar.
Film gerçek bir hayattan esinlenme olduğu
için bu karakteri canlandıran kişi yani Matthew MacConaughey’i fiziksel görüntü olarak Ron Woodroof’ a benzemesi gerekiyordu. Fotoğrafa bakın, ne benzerlik ama :) Peki kaslı, güçlü, kuvvetli Matthew nasıl Ron' a benzedi?
Öncelikle rolü için 30 kilo
verdi.
Ron karakteri için zamanlar arasında geçişler ve bu
geçişlere bağlı fiziksel değişimler söz konusuydu. Giderek daha hasta bir
haldeki görüntüye ulaşmak için olabildiğince kontur yapılmış. Robin yüzdeki ve
kostümlerde açıkta kalan yerlere kemiklerin daha belirgin olması için koyu
renkler kullanarak kontur tekniğini uygulamış ve hastalık ilerledikçe sadece kontur uygulayarak zayıf ve bitkin görüntüyü elde edene kadar makyaja devam etmiş.
Hatta fotoğraflara bakıp kemikleri göremediği noktalarda kendisi bizzat kemikleri çizmiş.
Koyu renkli kontur uygulamasından sonra
kemiklerin ortaya çıkması için biraz highlight uygulayarak olabildiğince kemikleri belirgin hasta kişinin fiziksel yapısına ulaşmış. Daha sağlıklı bir görüntü elde etmek
için ise önce tene hafif bir bronzluk vermiş ve daha sonra ters kontur uygulanmış. Makyajda temel kurallardan biri koyu renk uygulanan yerler daha çökük highlight uygulanan yerler daha çıkık ve yüksek görünür.Yani sağlıklı görüntü için kemik üstlerine
daha koyu ton uygulanırken kemik altlarına açık tonda renkler uygulanmış.
Ayrıca yanakların daha dolgun görünmesi için alt ve üst dişlere diş dolgunlaştırıcısı kullanılmış. Bu malzeme dişleri içeriden dışarıya
doğru iterek yanakların daha dolgun görünmesini sağlar. Set boyunca zamanlar arası geçiş olduğunda Robin Mathews bu makyaj
uygulamaları için şu yorumu yapmış, ‘bu makyajların hepsini elimle bronzlaştırıcı bir
malzeme ile yaptım, çünkü günde 5 kereye kadar hastalıklı görüntüsünü
sağlıklı görüntüye çevirmek zorunda kaldım’.Hatta fotoğraflara bakıp kemikleri göremediği noktalarda kendisi bizzat kemikleri çizmiş.
Gelelim güzeller güzeli
adamımız Jared Leto’nun canlandırdığı Rayon karakterine. Ron ile Rayon’ın
yolları aynı hastalığa yakalanmaları ve aynı tedavi yöntemlerini kullanmaları
nedeniyle kesişiyor. Ve diğer hastalara doğal ilaçları birlikte satıyorlar. Rayon
bir transseksüel ve Jared Leto bu karakteri canlandırırken oyunculuk başarısını
bir kez daha ispatlıyor. Bu rol için kendisi de 14 kilo vermiş. Jared karakterin fiziksel görüntüsüne hazırlanırken
kendi instagram hesabından an an hazırlıklarını paylaşmış. Bakınız fotoğraflar;
Önce sakallar gidiyor, sonra kaşlara müdahale, koltukaltı kılları, renkli ojeler,
Rayon için kostümler ve sonuç mükemmel.
Rayon karakterinde kullanılan
ruj 60'ların yıldızı Jane Forth’dan esinlenilmiş. Hikaye 1985 yılında geçmesine
rağmen Rayon’ın makyajı 60’lar stili ve bunun nedeni de karakterin makyajında
Twiggy, Brigitte Bardot ve Bewitched karakteri Endora’dan esinlenilmiş olması. Robin,
Rayon’ın ilk gördüğü kadın figürünün annesi olduğu ve dış görünüş olarak ondan
esinlendiğini düşünmüş ve karaktere 60’lar stili makyaj uygulamış. Rayon için de Robin Mathews hastalıklı ve
sağlıklı görüntü için aynı kontur tekniklerini uygulamış. Ama burada daha
zorlayıcı bir durum olarak bu tekniğin üzerine bir de güzellik makyajının
uygulanması. Yani Rayon karakteri için yapılan güzellik makyajından hasta
görüntüsünün ne kadarının ekrana yansıdığı.
Rayon’ın daha sağlıklı olduğu hastane sahnesindeki görüntüsü için Jane
Forth’un bir fotoğrafından esinlenmiş. ‘ Pembe bir eşarbı, pembe farı, pembe
ruju ve tam yerinde pembe allığı vardı. Kusursuz ve mükemmel görünüyordu.’
Rayon karakterinin zorlayıcı makyajlarından biri de final sahnesi için
yapılan makyaj. AIDS’e yakalanan kişilerin görünümü; kemikli bir yüz ve vücut
yapısı, pul pul kuru döküntü ve lezyonlar. Robin Mathews bu görüntünün
olabildiğince gerçek olmasını ve yapay durmamasını istemiş. Bütçe kısıtlı
olduğundan prostetik makyaj uygulaması yerine efekt makyaj malzemeleri
kullanarak bu görüntüyü elde etmiş. Makyaj yapılacak alanı önce renklendirip
daha sonra efekt makyaj ürünleri kullanarak gergin, kuru ve kırışık görüntüye
ulaşılmış. Sivilceli ve pul pul dökülen deri görüntüsünü elde etmek için irmik
ve mısırununu tamponlayarak uygulanmış. Bu yöntemi önce
kendi elinde denemiş ve olduğunu görünce uygulamaya karar vermiş.
Fotoğrafa baktığımızda final
sahnesi için sürecin nasıl ilerlediğini görebiliriz. Sağlıklı Rayon
görüntüsünden hastalığın son evresindeki Rayon’ın değişimi hayli güçlü. Kontur
tekniğiyle yanaklara, kemik altlarına, göz çevresine, şakaklarda belirlenen bölgeye ve
burna çökük bir görüntü veriliyor. Bu teknikten sonra kadınsı görüntü elde
etmek için kozmetik makyaj uygulanıyor. En üstteki karede ise bahsedilen final
sahnesi yani irmik ve mısır unu ile elde edilen pul pul dökülüp sivilcelenen görüntü.
Ve son olarak lezyonlar… Final
sahnesi için yüze ve ellere damarları kendi çizmiş. Lezyon makyajını da yine
aynı teknikle, boyayarak elde etmiş. Hastalık ilerledikçe lezyon rengi ve
büyüklüğü daha belirgin olduğundan burada da koyu ve büyük bir lezyon
uygulaması yapılmış. Robin Mathews bütün bu imkansızlıklara rağmen yapabileceğinden fazlasını
yapmış.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder